Sakarya Üniversitesi Rektörlük Senato Salonu’nda düzenlenen çalıştaya Sakarya Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, Necmettin Erbakan Üniversitesi, Şeyh Edebali Üniversitesi öğretim üyeleri ile Merkez Bankası Yönetim Kurulu üyeleri ve Özel Katılım Banka temsilcileri katıldı.
‘İslami Finansta Ürün Geliştirme ve Fetva Süreçleri’ temalı çalıştayın açılışında konuşan SAÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Fatih Savaşan, “Üç yıl önce başladığımız bu sürecin üçüncü çalıştayında beraberiz. Birinci çalıştayımız ‘İslam Ekonomisinde Finans ve Eğitim’di. İkinci çalıştayımız ‘Kamu Katılım Bankacılığı’ydı. Bu üçüncü çalıştayımız ve konumuz ‘İslami Finansta Ürün Geliştirme ve Fetva Süreçleri. Tabi İslami finans dediğimiz zaman değer odaklı bir finanstan bahsediyoruz. İslam’a uyumlu ve daha doğru ifadesiyle İslam temelli bir finanstan bahsediyoruz. Dolayısıyla bunun en önemli ayağının da fetva süreçleri olması normal ”dedi. İslam Ekonomisi ve Finans konusunda çalışmaların devam edeceğini söyleyen Prof. Dr. Savaşan, 2015 yılı Ekim ayında Sakarya Üniversitesi’nde uluslararası bir kongre düzenleneceğini söyledi.
SAÜ İslam Ekonomisi Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Ömer Karaoğlu, “1940’lı yılları takiben İslam ülkelerinin bağımsızlıklarını kazanma sürecinde bir varlık ortaya koymaları ve bu varlığı kendi kültürlerine, inançlarına, referanslarına, değerlerine yaslanarak yeniden inşa etme çabaları ile bu dönemde, İslam ve ekonomi arayışlarının da ortaya çıkmasını beraberinde getirdi. 1960 ve 1970’li yıllarda teorik olarak ve pratik olarak bu gibi girişimlerin olduğu bir dönemdi. Bu dönemin ardından bugün özellikle finans alanında finansal piyasalarla ilgili yine kurumsal yapılanmaların olmasına ve yeni araçlar geliştirilmesine yönelik olan çalışmalar bir parça daha ön plana çıktı. Bu çalışmalar özel sektörün finansman ihtiyacından kaynaklanan bir arayıştı. Bu çalışmalar ziyadesiyle finansallaştı diyebiliriz. Bizim neoliberal akımı ve küresel finans kapitalizmini aşan yeni bir bakış açısına yeni bir yönteme ihtiyacımız var” diye konuştu.
Prof. Dr. Karaoğlu, “2010’lu yıllarda yapılan istatistiklere göre dünya, silahlanmaya yaklaşık 1.62 trilyon dolar bütçe ayırıyor. Dünyanın en zengin 225 kişisi, varlığının yıllık yüzde dördü dünyanın temel eğitim, sağlık ve beslenme gibi ihtiyaçlarını karşılamaya yetiyor. Bu rakam da yaklaşık on üç milyar dolara denk geliyor. On üç milyar dolar Amerika Birleşik Devletlerinin ve AB’nin yıllık parfüm giderine denk geliyor. Dolayısıyla dünyada her dört saniyede bir yetersiz beslenmeden bir kişinin hayatını kaybettiğini düşünürsek, bunlar küresel sistemin dünyaya getirdiği dramatik sonuçlar diyebiliriz. Üzerinde çalıştığımız konular ve yeni açılan İslam Ekonomisi Araştırma ve Uygulama merkezimizin yapacağı çalışmalar bu bakış açısına daha sahici daha gerçekçi bir bakış açısı getirecektir” ifadelerini kullandı.
SAÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas ise Sakarya Üniversitesi’nin iki temel misyonunun olduğunu söyleyerek, “Misyonlarımızdan biri üniversitemizdeki eğitim öğretim araştırma çalışmalarının dünyaya entegre olacak şekilde yürümesi. Bu konuda pek çok çalışmalarımız var. Geçen hafta Ortadoğu Araştırma Merkezi’ni gösterebiliriz” dedi.
İslam ekonomisi ve finansı hakkında yapılan çalışmaların yürümesi ve yürütülmesi ve başarıya ulaşmasının Sakarya Üniversitesi için önemli olduğunu söyleyen Rektör Elmas, “İslami finans bugüne kadar maalesef mesafe alınamamış bir konu. Şu anda hem çevresel hem ekonomik faktörler İslami Finansı destekliyor. Bizde üniversite olarak bu konuyu destekliyoruz. Bu çalıştaylar sıklıkla yapılmalı, ne kadar çok program yapılırsa yeni şeyler üretebiliriz. Yoksa çoğu şeyler cılız kalabilir. Biz Sakarya Üniversitesi olarak her türlü desteğe hazırız. Katılan herkese teşekkür ediyorum ve başarılı bir çalıştay olmasını diliyorum” dedi. Açılışta son konuşmacı olarak, Doç. Dr. Mehmet Saraç çalıştay hakkında katılımcılara bilgi verdi. Doç. Dr. Saraç, “İslami Finansta Ürün Geliştirme ve Fetva Süreçleri temasını seçmemizin nedeni, İslami finansta ürünlerin gerçekten İslam’a uygun olup olmadığı konusunda tarafların bilgilendirilmeye ihtiyacı olmasıdır. İnsanların fetva konusunda sağlıklı bilinçlendirmeye ihtiyaçları var” diye konuştu.
